23 Ekim 2013 Çarşamba

The Master's Sun^^ Yılın efsane dizisi ♥ ♥



Yılın efsane ve tüyler ürperten dizi yorumundan herkese merhaba^^

Uzuuuun zaman önce dizi yorumu yapamıyordum nedeni dizileri bitiremediğimizden :D Şahsen şu an 2 tane yarım kalan dizi duruyor, harika bir diziye başladığımızdan onları unuttuk ama okullar yarıyıl tatilini girince bitirmeyi düşünüyoruz inşallah :D
Gelelim şimdi bu harika dizi yorumuna :O
Kore dizisi izleme zamanımızda hiç bitmemiş dizi izlemezdik, bitsin öyle derdik ama bu dizi o kadar tutuldu, o kadar konuşuldu ki hemen izleyelim dedik :D 
Zaten So jin Sub'un fotoları gelince wuuhhuuu işte bu dizi izlenir dedik ve başladık :D 
O nasıl bir başlangıçtı arkadaş, hayaletler havada uçuyordu :D
Şaka bir yana cidden başta çok tırstım hayaletleri öyle bir halde gösterdiler ki ilk anlarda gözlerimi kapattım :D 
Allah Nasip ederse yıl sonunda yılın en'leri yapacağım ve bu ilk sıralarda yer alacağı gün gibi ortada ama The Heirs'e rakip olabilir ;) Bu arada şu an onuda izliyoruz ;)
Neyse efenim konumuza gelirsek;
Yıllar önce bir kaza geçiren Tae gong shil kazadan sonra kendisine garip bir şeyler olur ve hayatını altüst edecek bir şeylerle karşı karşıya kalır, kendisi hayaletleri görür.
Bir zaman sonra kurtulamayacağını anlayan Gong Shil onlara elinden geldikçe yardım eder.
Bir gece de bu işten döndükten sonra yolda giderken Başkanımız Joo Joong Won ile karşılaşır.
Kendisi kibirli, paraya düşkün benmerkezci biridir ama Gong Shil'i tanıdıkça çoğu şeyin farkına varacaktır :)
Konumuz böyle :D 
Dizide bir sürü hayalet geldi geçti hepsi favorim şahsen :D

Joo Joong Won//So Jin Sun^^
Kendisini ilk Always filminden tanıdık sonrada oyunculuğunu konuşturduğu dramın dibi olan I'sorry, I love you'dan biliyoruz :)
Kendisini seviyordum ama burada bambaşkaydı yaaav :D
Hele o mimikler, konuşma tarzı, kıyafet tarzı hepsi birbirinden mükemmeldi :D
Bence bu rolü başka da kimse oynayamazdı söyleyeyim süper oyuncu seçmişler, tebrik ettim :D
Karakteri, dizi konusundan bahsettiğimde gibi kibirli, paraya düşkün, benmerkezci ama bir o kadar da iyi yürekli ve aşk adamı :D
Vee Kore'nin ünlü Kingdom başkanıdır ;)
İlerde yine böyle dizilerde görmek dileğiyle :*
Tae Gong Shil//Gong Hyo Jin^^
Unniyi iyi tanırız bir sürü dizisini izledik ;) Oyunculuğu süper ama deseniz dizilerin en rüküşü kim diye hemen bu unniyi söyleriz o derece rüküştü dizilerdi ama bu dizide kafasına moda düşmüş herhalde diğerlerine göre pek bir iyiydi :D 
Dizide kaza geçirip, kazadan sonra hayaletleri görüp onlara yardım eden kişi :)
Valla unni şanslısın her bir dizinde taş oppalar var ;) seni gidi senii :D

Kang Woo//Seo In Guk^^
Dizimizin ikinci yakışıklısı :) Bu yakışıklıyı hem şarkılarından hemde dizisinden tanırız :D Ve sevdiğimiz oppalar arasındadır :)
Rolü süper ötesi bir şeydi hem ağır abi hemde çocuk ruhlu biri:)
Aşkını kalbine gömüp sevdiği kadının mutluluğunu düşünen centilmen erkek :D 

Dizide güzenlik görevlisini oynayan Kang woo bir de casusluk yapmaktaydı, başlarda acaba kızı cidden seviyor mu dedim ama yok yok seviyormuş :D
Tae Yi ryeong//Kim Yoo Ri^^
İlk ortaya çıkma sahnesinde işte dizimizin baş kötü karakteri dedim ama sonradan ne olduğu anladık :D tabii kıskançlıkları, rolleri, birde şımarıklığı yok sayarsak :D 
Kingdom alışveriş merkezinin mankenidir ve başarısız bir oyuncudur :D 
Kendisini ilk burada izlemedik ama önceden nereden izledik hatırlayamıyorum :D 

Choi Jung Woo//Kim Gwi Do^^
Veee diziyi dizi yapan adam Başkanımızın sekreteri :)
Dizide başkanımızı yola getiren ve çiftimizi birleştiren kişidir :D
Ne tilkiler soktu Başkanımızın kafasına ki Gong Shil'i kıskansın diye :D
Kendisini tabii kide tanıyoruz, her bir dizide ya kötü yada iyi ama süper oyunculuk var :D 



Kim Mi Kyung - Joo Sung Ran (Joong Won'nun halası)
Lee Jong Won - Do Seok Chul (Sung Ran'ın kocası)
Dizide hem sevdiğim hemde sevmediğim iki kişi :D
Joong Woo'nun halasını önceden köylü kadın diye izlemiştik burada zengin, kendini beğenmiş kişiliği oynarken ıyk dedik :D
Birde şok olun The Heirs'de de oynuyor, park Shi he'nin annesi rolünü ve dilsiz ;)
İşte kadını bu rollerde görmek istiyorum :D 
Rol icabı kötü halayı oynamaktadır :) Kocasını ilk defa izledik, Başkanımızın eniştesi iyi yürekli biri ama çok kurnazdır :D


Bu sahneye ne gülmüştüm arkadaş :D 
Kızdaki şans, tam iyi bir kısmet buldum derken hayalet hemde en korkunç hayalet hopp kaşısın da :D


Dizide geçen bazı korkunç hayaletlerimize merhaba deyin :D
Makyajları kim yaptıysa büyük yetenek :D


Dizide hem sevdiğim hemde bir o kadar güldüğüm sahne :D 
Başkanımızın yatma şekline dikkat :D


İşte tam kalbimizden vurdun bizi başkanımmm^^
Gel de sevme yaaav, kitap gözlükte ne yakışmış sana öylee oyy oyyy :D


Bu resim size yani izlemeyenlere sürpriz olsun :D
Zaten bütün olaylar bundan çıkıyor o yüzden spoiler olmasın ;)


Tipe bit^^
Başka söze gerek yok demi? :D


ahahhhah bu kadın dizi boyunca böyle saçmaladı, merak etmeyin alışırsınız ;)))


Başkanımız!! Kibriniz akıyor toplayın bir an önce :D
Ama sözü de cuk diye otutturuyor :D


Hayalette kahvede içer mi demeyin, bakın fgörün içiyor :D
En en en sevdiğim hayalet :D
Kahvede vazgeçilmezi ;)

Veee işte bizi bizden alan GİFLER!!^^


Bir çağırma şekli bu kadar mı tatlı olur arkadaş :D 



Fena çok fenaaa!! :D





Başkanımızın dizide en sevdiğimiz repliği, "DEFOL" :D
Öyle replik sevilir mi demeyin, bunu başkanımız söylüyorsa sevilir :D




ahahhahaha ayyy yine ve yeniden en en en sevdiğim sahneler :D
Kızın içine hayalet ruhu giriyor bilincini kaybedince, tabii sadece insan ruhu değil köpek ruhu da giriyor :D


Tip^^


Benim blog için diyor, çaktırmayın ;)



Adam çıldırdı ama yine de seni seviyorum demeyi başarıyor :D


Beni bende alan sahne :(
Ne çok üzülmüştüm buraya :(


Buna da :(


Veee The End :D
Fazla spoiler olmadığı için yüzeysel anlatacağım :D 
İlk olarak büyük bir hayal kırıklığından bahsetmek istiyorum ;) 
Bilirsiniz biz dizilerimizi yeppudaa.com'dan izleriz(ve tabii ki önerilir) Orada dizi detaylarına bakınca dizinin 20 bölüm olduğu yazılıyordu, tabii birde bayram şeysimi ne varmış Kore de o denk geldiği için diziye bir bölüm daha uzattılar.
Sonra 17.bölüm final denilince ne oluyor dedim meğer dizi 20 değil 16 bölümcükmüş :((
O an bi yıkıldım anlatamam :(
Hayallerim fora :(
Hayır yani neden 20 bölüm değil de 16 bölüm??
Biraz daha uzatılsaydı hatta 20 bölüm azdı 30 bölüm olsaydı en iyisiydi :D
Neyse efenim dizimizin finalini çok sevdim :D
Azıcık bildiğiniz üzere sapıtıyorlar burada da aynısını yaptılar ama iyi toparlandı sevdim ben ;)
Böyle diziler her zaman istiyoruz, bence senaristler benim yorumu okuyup sürekli böyle diziler çekmeli :D 
Hayaller büyük :D

Son olarak da dizide en sevdiğim düeti sizinle paylaşmak isterdim ama ne yazık ki youtube'dan kaldırılmış :((
Tabii ben buldum bilee :D

İzlemek İçin BURAYI!! tıklayın ;)


Başka bir dizi yorumun da görüşmek üzere, hoşça kalın^^







22 Ekim 2013 Salı

OKK 17.Blog Turu 3.gün Harry Q.Davası'nın Ardındaki Gerçek//Joel Dicker Kitap Yorumu^^



17.Blog turumuzun son gününden herkese selam :)
Bugün bilindiği üzere yorum günü :)
Yorum yapmak için çok heyecanlanıyorum çünkü kitap acayip değişik :)


İlk olarak kitabımızın polisiye olduğunu konudan hemen anlıyoruz :) Polisiye kitap severim ama öyle bağımlısı değilim :/
Hele katil kim? Sorusunu taa sonradan öğrenme olayı heyecanlı olsa da insanı kasıyor acaba o mu değil mi diye :D 
Kitabımız başta yazarların çok önemli bir konusuna el atıyor Beyaz sayfa sendromu.
İlginizi çekiyorsa BU BLOGU ziyaret edin derim ;)
Okurken diyordum yok yaa o kadar ünlü oldun bir kitapla hemen yaz bir şeyler ama yok arkadaş Marcus yazamıyor ne yazık ki :/
Kitap acayip güzeldi, başta ne yalan söyleyeyim kalın olduğu için tırstım ama okudukça vay be nasıl kitap dedim :D


Konuya birazcık değinecek olursam;
Marcus Beyaz sayfa sedromundan kurtulmak için üniversite zamanında tanıştığı çok değişik ve kendisinin dostu olan hocası Harry Quebert'in yanına gider. Kasaba çok güzeldir ve herkes Marcus'un ünlü bir yazar olduğu için büyük destek ve saygı gösterir.
Bir süre sonra Harry Quebert'in yanından ayrılır ve bir kaç gün sonra ülkeyi ve Marcus'u derinden sarsan bir haber duyulur.
30 Yıl önce ortadan birden bire kaybolan Nola Kellergan'ın cesedi Harry Quebert'in bahçesinde bulunmuştur.
30 yıl önce herkesden gizli bir aşk yaşanmıştır bu kasabada ve her şey bir bir ortaya çıkar.
Marcus dostunun suçsuz olduğunu bildiği için hemen yanına gider ve kitap yazmak zorunda olduğu halde Nola'nın katilinin peşine düşer.
Her çıkan sonuçta herkes şaşırır ve geçmişte yaşanan bütün sırlar gün yüzüne çıkar.
Bu sırlar nelerdir?
Nola'yı gerçekten Harry Quenbert mı öldürdü??
Bu soruların cevabını en iyi kitap verir bence ;)

Gelelim birde kitabımızın içeriğine ;)
Yazarımız bir olay anlatıldığı zaman hemen onu güne gidip detaylıca anlatıyor ki bu çok güzel bir uygulama ;)
Daha anlaşılır, daha akıcı oluyordu :)
Tabii her olayın tarihide hemen yazıyor ki kafamız karışmasın, çünkü baya tarih atlama olayı var kitapta.
Bir 2008 bir 1975 oluyor :)

Birde yazarımızın çok uzattığından yakınacağım :)
Tam işte katil bu! diyoruz iki sayfa sonra hoop başa dön :D
Kitaptaki karakterler bile ee hadi bulun şu katili diyecek duruma geldi :D Herkes birbirinden şüphe duyuyor tabii birde yalanlar havada uçuşunca ohhoo gel de katili bul :D
Bu durumdan en mağdur olan kişi Marcus du :) Nedeni Marcus kitapta bir kitap yazıyor ve ülke de büyük yankı buluyor ta ki bazı şeylerin gerçek olmadığı ve yalancı konumuna düşene kadar ;)
Yine de Marcus rahat durmaz veee ....?? acaba ne olacak? Bunu siz öğrenin ;)

Yazarın dilini çok sevdim, tabii biraz fazla uzatmasaydı süper olacaktı yaa neyse :D
Tavsiye kısmına gelince tabii kide okumalısınız, hele de polisiye severler bu kitabı kaçırmayın derim ;)
Görüp görebileceğiniz en ilginç polisiye kitabı bu bence ;)

Kitaba puanım 5/4

Şimdi diyeceksiniz bu kadar övgüye neden Dört??
Çünkü yukarıda belirttiğim gibi yazar okuyucuları çok ikilemde bıraktı, tam herşey bitti derken yine başa dön ;)
Bence birazcık kısa kesip uzatmayacaıktı ama yine de öğrendiklerimden şok oldum :O

Bir kaçta alıntım var ;)

"Hayır. Ölmediniz! Siz büyük Harry Querbert'siniz! Düşmeyi bilmenin önemi, bunu hatırlıyor musunuz? Önemli olan düşüş değil, çünkü düşüş kaçınılmazdır, önemli olan tekrar ayağa kalkmayı bilmektir. Ve tekrar ayağa kalkacağız."

*****


******

"Yenilgilerinizi sevmeyi öğrenin Marcus, çünkü sizi yaratacak olan onlardır. Zaferlerinize bütün tadını verecek olan, yenilgilerinizdir."


Benim yorumumu okuyup diğer yorumları da merak ediyorsanız buralara buyurun derim ;)


Çekilişimiz de devam ediyor ;)
Çekiliş için TIK TIK!!

Can Yayınlarına katkılarından dolayı çok teşekkürler^^




21 Ekim 2013 Pazartesi

OKK 17.Blog Turu 3.gün Harry Q.Davası'nın Ardındaki Gerçek//Joel Dicker İlk Kitaplarımızdan Bugüne:Can Yayınları^^



Herkese turumuzun 3.gününden merhaba^^
Bugün hepimizin ezelden beri bildiğimiz Can Yayınlarının kitaplarından bahsedeceğim :)
Hepimiz Can Yayınlarının en az bir tane kitabını okumuşuzdur :)

Bu zamana kadar hep kendi tarzıyla öne çıkan Can Yayınlarının kitapları harika olup bizi kendilerine bağlıyorlar, şu an tur yaptığımız kitap gibi ;)
Yazarları hep bildiğimiz, dilini sevdiğimiz ve bir daha okumak istediğimiz kişiler :)

Can yayınlarını bu tür kapaklarla ünlüdür;






Genellikle bu tarzda devam eden Can Yayınları son zamanlarda Kapaklara yeni bir soluk getirdi :)
Hepsi birbirinden güzel kapaklarda burada ;)






Bizim kitabımızın da kapağı buna örnek olabilir ;)

Can Yayınlarının belki bilmediğiniz bir yönü daha var, o da çocuk kitapları çıkarması ;)
Şahsen ben daha yeni öğrendim, acaba cahilliğimden mi yoksa cidden hiç bahsedilmedi mi bilemiyorum :D 
Doğrusu yeni çıkan Türk yazarları bilemeyeceğim ama yabancı yazarların çocuklara yönelik kitaplarına karşıyım, okuduğum iki kitapta hep şiddet içeriyordu :/
Ama Can Çocuk kitaplarından hiç birini okumadım en kısa zamanda göz atmak istiyorum ;)






Can Yayınları dünden bugüne böyle ;)
Sevdiğimiz yayıncılardan biri olan Can Yayınlarının yeni hali ve eski hali hep bizimle^^ 

Kitabımızı merak edenler çekilişe takılın bence, şans sizin yanınızdadır belki ;)
Çekiliş için TIK TIK!!

Takvimimiz^^
21.10.2013

Pudra Tozu- On Beş Yaşında Bir Kıza Aşık Olunabilir mi?
The Reading Lady- Kitabın Yurt Dışı Kapakları ve Yazar Hakkında Bilgi.
Fighting!!-İlk Kitaplarımızdan Bugüne: Can Yayınları.

22.10.2013