16 Ağustos 2015 Pazar

K-Pop Aşkına!! #4 "Beast"


Merhabalar^^
Sonunda bir şeyler karalamaya başladım buraya. K-Pop Aşkına! yazımda en çok istediğim grubun yazısını kaç aydır yazamıyorum. Resimleri kaç ay öncesinden yükledim ama bir yazamadım gitti. Nedendir bilinmez, belki fazla detaya girmek istemediğimdendir. O yüzde fazla detaya girmeyeceğim, eğer detayları bilmek isterseniz sizin için link vereceğim ;) 
Zaten çoğu kişi oralardan daha detaylı öğrenir. Ben sadece benim için neler ifade ettiği, ne zaman tanıştığım falan ondan bahsedeyim ;)


Beast Suju'dan sonra en sevdiğim gruplardan biri. Her bir üyesi her bir şarkısı beni benden alıyor Kliplerine değinmiyorum bile :D Çok ama çok sevdiğim bir grup. Türkiye'de olan Music Bank'a geldiler. Ondan önce de dinlerdim ama Music Bank'dan sonra daha bir sever oldum^^ Hele grup üyelerini daha iyi tanıdıkça sevgim daha çok arttı. Hepsi birbirinden farklı, tatlı, yakışıklı, karizmatik ve yetenekli^^
Lafı fazla uzatmadan üyeleri tanıyalım^^

Grubumuzun çıkış ve albümler hakkında daha çok detayı öğrenmek için TIK TIK!!





Yoon Doo Joon^^


Kısaca Dujun diyoruz kendisine, 4 Temmuz 1989 yılında dünyaya gelmiş. Grubun lideri. Her gruba böyle lider. <3 <3 Hem tatlı, hem alçak gönüllü hemde bir elinde bin marifet olan oppa. Sesi kadar oyunculuğu da mükemmel, bir çok dizi de yer aldı. Kendisi manevi oppam olur^^ Tatlı şey^^


Jang Hyun Seung^^


Grubun ikinci büyüğü. Dujun'dan sadece ay olarak büyük, kısaca 3 Eylül 1989 yılında doğmuş. Sesi mükemmel. Kendisiyle ilk tanışmam çok iyi olmadığından kendisine sapık derim :D Aman ha siz demeyin :D Azıcık uçarı, kaçarı biri ama sesi harika, grubun en iyi seslerinden biri. Son zamanlar da Solo albüm çıkardı^^


Yong Jun Hyung^^ 


Grubun rapcisi olan Junhyung diğerleri gibi aynı yılda doğup ay farkı olan üyelerden. 19 Aralık 1989 yılında doğmuş. Sesi ve dansı güzel olsa da en büyük yeteneği Rap yapmak. Rap ile karışık Solo albümü var. Dizilerde de yer alan Jun Hyung oppam olur^^
Asabi gibi dursa da aslında tatlı bir kişiliği var^^ Monstar dizisinde daha çok ünlenen Jun Hyung daha çok dizi çekmeli bence :*


Yang Yo Seob^^


Grubun maknaesi gibi dursa da aslında grubun 4.hyungu olan oppa. 5 Ocak 1990'da dünyaya gelmiş. Grubun en en en güzel sese sahip üyesi. Daha ilk yıllar da grubun bebesi gibi dursa da şimdiler de vücut anlamında kendini aşan bir oppa olmuş. Solo albümü var, olması da gerek zaten, bu sese hangi Solo dayanır :D Diziler de falan görmedik, bi oynasa bakalım nasıl :D


 Lee Gi Kwang^^


Grubun, kaslı ve bol baklavalı üyesi. Sesi kadar vücudunu gözler önüne seren Gi Kwang 30 Mart 1990'da doğmuş. Pek bir diyeceğim yok, sesi diğerleri gibi güzel, dizilerde de oynamış ama benim pek ilgimi çekmeyen oppa :D


Soo Dong Woon^^


Grubun en son katılan üyesi ve Maknaesidir. Şaşırdınız değil mi? Evet bende ilk duyduğum da şaşırdım :D Oppa saçlarıyla ve sesiyle ünlü^^ Eskiler de ilgimi çekmezdi ama Good Luck klibinden sonra bir dikkatimi çekti anlatamam :D Sesi kalın olup şarkılara ahenk katan Dong Woon sadece sesiyle gündemde^^


Üyelerimiz bu kadar, o kadar tatlı ve yetenekliler ki böyle grup görülmedi, ne bir eksikleri var ne bir fazlaları^^

Albümler^^

Burada ise  fazla detay vermeyeceğim^^ Gereksiz bilgiler olacağını düşünüyorum. Çoğu albümü, mini albümü, Solo albümleri ve seslendirdikleri Ost'ları harika. Grubumuzun bir sürü Albümleri var. Üye tanıtımın da yazdığım gibi bir kaç üyenin Solo albümü de var, hak ettikleri bir gerçek, grubun en güçlü seslerine yapılmış, diğerleri de hak ediyor ama demek kendileri istemiyor. Onlar daha çok dizi ve müzikal olarak takılıyorlar. En son çıkan Mini albüm ve Albümler Good Luck, Time ve son olarak geçen günler de çıkan Yey albümü^^ İlk çıkardıkları albüm ise Beast İs The B2ST.
 Albüm Sıralaması;

BEAST is the B2ST 
Shock of the New Era 
Mastermind 
Lights Go On Again 
My Story 
Fiction and Fact 
Midnight Sun 
Yoseob - Caffeine 
How to Love Hard to Love 
Chemistry
Flower
Good Luck
TIME
















Devamı ise Ost'lar ve Solo albümler^^ Birde Üyelerin başka şarkıcılarla yaptıkları düetler var^^


Dujun burada oynadı. Polisiye dizisidir. İzlemedim ama çok merak ediyorum.


Jun Hyung burada hem fiziksel olarak hemde ses olarak yakıyor. Bir piyona çalışı var evlere şenlik^^





Üyelerimizin oynadığı Dramalar^^



Gi Kwang'ın yer aldığı  mini bir dizi. Dizinin ismi Twenty Years Old^^


Jun Hyung iki dizi de yer almış, birinde sadece konuk ama Monstar da uzun soluklu oynamış. Başrol oyuncusu^^ Tatlı şey nasıl da güzel oynadı^^ Bir daha izlerim ama kızı sevmedim -_-


Dujun'un ilk dizisi diyebiliriz. Iris'in ikincisinde yer almış. Yan karakter gibi bir şey her halde, izlemedim.


Dujun'u tam olarak yansıtan bir diğer dizi projesi. Bu dizi de o kadar tatlıydı ki anlatamam. Kız ondan büyük gözükse de iyi ki oynamış bu dizi de, kesinlikle tavsiye ederim. Dizimizin ismi Let's Eat^^
Dizi hakkında ki yorumum ise Burada!!


Bütün kadronun değiştiği ama sadece Dujun'un dutduğu Let's Eat 2 :D Daha izlemedim, en kısa zaman da ;)


Dizileri de bitirdiğimize göre resimlere geçebiliriz^^

Resimler^^


O kadar tatlı fotoğraflar var ki^^ Bazı fotoğraflar da sert bazı fotoğraflar da ise şebekler^^ Gruplarını yansıtan çok güzel fotoğrafları var^^







Son fotoğrafımız bomba^^ 
Grubumuz Music Bank ile ülkemize geldi başta dediğim gibi^^ Bir günde gezdiler, süperlerdi^^ Gidemedik tabii, ama yıkıp geçtiler ortalığı^^ Bir daha geldiklerin de gideriz inşAllah^^


Ve bizi bizden alan Gifler^^



Oyyyy şunlara bakın hele KALP KALP^^
Aslında söylemeyecektim ama şu Jun Hyung'un dudişlere bakın hele^^ Rap'den ve yakışıklılığından sonra herkesin dikkatini çeken dudişler :D


Gi Kwang'ın dansı^^







Havanızı Yesinler^^



Uykusu da gelmiş bizimkinin^^




Good Luck Klibinden inciler^^




Burada süperler^^


Başlangıca bit :*


Giflerin sonuna geldik ve bizi bizden alan kliplere geldik ki <3 <3 


İlk olarak en sevdiklerimden başlayacağım, sonradan çok olmasa da izlediğim, dinlediğim şarkılar gelecek^^

Şarkılar^^



Bunun Kore versiyonu da var ama ben bu versiyonun seviyorum^^ Şarkının ismi Midnight^^


Good Luck^^
Klibi ayrı şarkı ayrı güzel olan şarkı^^ Dong Woon'a dikkat :)




A-Pink ile düet yaptıkları şarkı^^



Back To You^^
Klip yok ama şarkı mükemmel^^



12.30 şarkının ismi ve çok duygusal^^ Klibi pek beğenmediğim doğru :D



Fiction^^
Jun Hyung oppam burada yaktığı kadar şarkı da çok güzel^^



Mystery^^
En en en sevdiğim şarkı ve klip^^ 


Shadow^^
Şarkıya bayıldığım ama klibi sevmediğim şarkı. Telefon da olan ise Live versiyon ama silmişler Youtube'dan her halde bulamadım.



Yey^^
Son Video klipleri^^



Black Paradise^^
Ost'lardan en sevdiğim. Hepsi çok güzel söylemiş. 



Shadow'u çok güzel söylemişler, hareketlere dikkat!!



Monstar'dan kareler^^



Trouble Maker'ı bir de böyle dinleyin, Jun Hyung oppam yakıyon^^



Ve esas Trouble Marker^^ Hyung Seung burada bebe :D



Jun Hyung oppamın Flower şarkısı^^




Eveeet bir K-Pop Aşkına!! yazısı da buraya kadar^^ Çok sevdiğim ama zaman bulup da yazamadığım tek yazı. Resimler hazırdı ama anca şimdi yazabildim :D
Beast en çok yazmak istediğim yazıydı o yüzden olabilir, ama şükür yazabildim. Okumasanız da şarkılarını dinleyin derim canlar^^ K-Pop Aşkına!! Oylaması başlayacak bakalım sırada ki Grubumuz kim olacak^^


Diğer K-Pop Aşkına!! Yazılarım için:
Suju için TIK TIK!!
Exo için TIK TIK!!
Infinite için TIK TIK!!



Beast hakkın da daha detaylı bilgi almak istiyorsanız Beast Turkey'in sayfasına davet ediyorum^^
Sayfa İçin Tık Tık!!

Grubumuzun bir de Show Time programı var. Günlük hayatta yaptıklarını konu alıyor, ilk bir kaç bölümü izledim ama devam edeceğim. Türkçe alt yazılı izlemek istiyorsanız BURADAN!! bakabilirsiniz^^



Başka K-Pop Aşkına!! yazılarında görüşmek üzere, bol müzik ve oppayla kalın :P



15 Ağustos 2015 Cumartesi

Paris'te Balayı-Ardında Bıraktığın Kadın//Jojo Moyes Kitap Yorumu^^

Herkese merhaba^^
N.ablamın ısrarı ve benim merakımla sonun da bu kitapları okudum. Yazarın ilk olarak Senden Önce Ben kitabını okumuş ve bazı eksikler olsa da çok sevmiştim. Şu an Willlll  diyorum başka bir şey demiyorum <3 N.ablamın değimiyle Will manyağı olarak Will'den daha bahsetmeyelim. Beklentimi karşıladı kitap. Ablam Sarah Jio tarzında deyince tabii daha çok merak ettim ve dediği kadar varmış dedim ama Sarah Jio'nun yerini kimse tutamaz <3 

Paris'te Balayı yapan iki çiftimizin de hayatları sonradan çok ama çok değişir. Yüz yıllar önce yaşayan Sophie Almanların Fransa'yı işgal ettiği savaşta eşini de savaşa gönderir. Fransa'nın kasabasın da aileden kalma otelde ablası ve yeğenleriyle geçinmeye çalışan Sophie zorla otellerin de yemek yiyen Alman askerlere yemek yapmak zorunda kalırlar. Otelin duvarına astığı ve Ressam olan eşinin yaptığı tablo ise Alman komutanın ilgisini çeker ve o dakikadan sonra hayatı değişir.
Olivia kısa zaman da tanışıp evlendiği eşini acı bir şekilde kaybeder. Zorlu geçen hayatın da yeni kişiler ve hayatını alt üst edecek olaylar yaşayınca bir çıkmaza girer. Bunlara yıllar önce eşiyle beraber aldığı tablo sebep olunca geçmişi araştırıp ortaya çıkarmak ister.

Konumuz böyle.
İkili hikayeleri çoğu kez okudum, bu da aynı onlar gibiydi. Başka kitaplar da konular da sıkıntı yapabilir ama Jojo Moyes bunun üstesinden gelmiş. Hikaye, karakterler ve yazarın kalemi kitabı okunulası ve sevilesi yapmış. Sevdim kitabı. Sadece ilk kitap gereksiz olmuş yani, kitaba ekte olabilirmiş. Neden ayrı çıkarıldı bilmiyorum, fazla bir olay göremedim orada çünkü :D

Sophie karakterini hem ilkinde hemde Ardında Bıraktığın Kadın'da çok sevdim. Zorlukların üstesinden sivri zekasıyla kolaylıkla baş gelen nadide karakterlerden biriydi. Bazen keşke yapmasa, neler yapıyor bu dediğim oldu, sizlerin de olmuştur. Sonun da neler olacağını okuyun öğrenin derim. İlk defa tahminlerim tutmadı, başka şeyler düşünüyordum ama bambaşka şeyler oldu. Eşine olan aşkı, kardeşlerine olan sadakati çok sevilen bir karaktere dönüştürmüş kenidisini.


Olivia bu karakteri de çok sevdiğimi söylemeliyim. Haa kızdığım yerler olmadı değil. İki karakter arasında hangisi derseniz tabii ki de Olivia derim. Normalde kitapta Liv diye geçiyor ama benim kafam karışıyor :P Neyse çektiği sıkıntılar okuduğumuz da bir hiç uğruna denecek kadar ama Olivia için öyle değil, her şeyini o tablo ve onun ardında olan sırlar için feda edebilecek bir karakter. Bu sırada tanıştığı kişi ise hayatına renk katıyor ama ne anlamda. Okuyunca öğreneceksiniz. O karakter hakkında da uzun şeyler yazmak isterim ama sizin fikrinizi de değiştirmek istemem. Sadece çok sevdiğim bir karakter oldu bunu bilin.

Başta dediğim gibi yazarın sadece bir kitabını okudum, yazarın bulduğu konular, yarattığı karakterler harika. Yılın konusu, karakterleri seçilebilir ama ne yazık ki kalemin de duygu eksikliği var. Bazı şeyler tam değil gibi. Jojo Moyes'i okuyunca bu hisse kapılıyorum. Kitabı bittiği zaman eksik bir duygu yer ediyor içimde ama bulamadım gitti. Diğer kitaplarını okuyunca belki bu duygunun ne olduğunu öğrenebilirim.


Genellikle hüzünlü olan kitabımız gerek geçmiş zaman da nelerin yaşandığı, şimdi ki zaman da ise nelere mal olduğu ince bir detayla anlatmış. Sophie ve Olivia araların da yüz yıllar olsa da birbirlerine çok benzeyen iki karakter. Her ikisi de kendini feda edip bazı şeyleri düzeltmeye gönüllü insanlar. Gerek aşkı, gerek yokluğu bir arada yaşayan aşık kadınlar. Kısacası bu iki karakteri de çok sevdim. Sona doğru hem üzüldüğüm, hem şok olduğum hemde çok sevindiğim taraflar oldu. Lafı fazla uzatmaya gerek yok, yazar güzel yazmış ve okunulası. Bu tarz kitapları sevenlere kesinlikle tavsiye ediyorum. Son olarak Senden Önce Ben'in film olmasından cesaret alarak kesinlikle bu kitabın da film olmasını istiyorum^^


Kitaba Puanım 5/5


Alıntılar^^

Ben de Edouard gibi yaşamak istiyordum. Neşeli, her anın tadını çıkararak ve şarkı söyleyerek... Çünkü bu güzel bir şeydi.

*****

Kaderini, öfkesini diğer çiftlere nasıl baktığını ve tekrar denemenin anlamsız olduğunu anlattı. Çünkü hiç kimse gerçekten, tam anlamıyla mutlu değildi. Hemde hiç kimse.

*****

Bazen hayat, adım atarken önümüze çıkan engellerden ibaret olabiliyordu. Bazen de körü körüne bir şeyin peşinde gitmekti.


Yorumumun sonuna geldim, başka yorumlarda görüşmek üzere^^





12 Ağustos 2015 Çarşamba

Kitap Alışverişi Okuoku&İlk Nokta^^

Selam^^
En sevdiğim yazım ile karşınızdayım. Kitap alışverişi yazılarına hayranım^^ O yüzden hemen detaylı yazıma geçiyorum :D Ramazan Bayramı zamanın da Okuoku'da Renkler Sokağı serisi ucuzdu iki set aldık, ee almışkene bir kaç kitapta ekleyelim dedik. İlk Nokta ise sürpriz oldu. 

Normal de Kitap Sihirbazı uygun fiyata sattığı için oradan yapacaktım siparişi ama Yabancı ve Müptela'dan kitaplar olunca orada da kampanya olduğu için ilk defa İlk Nokta'dan aldık. Ama pek memnun kaldığım söylenemez. Parayı havale olarak gönderdik, başka bir siteden yapsak öğlen yatırdığım para akşama kadar hesaba yatar ve hemen tedarik işlemlerine başlanır ama bunda hafta sonunun saymazsak 2.5 gün havaleyi bekledik. Mesaj atmam sonucu hemen ilgilendiler, bu demek oluyor ki siz mesaj atmasaydınız bir bir kaç gün daha bekletecektik! Hadi bu işlemi Tedarik süresini kısa tutarak idare ettiler ama kitapların kargo nedeniyle kenarlarının büzüşmesi olmadı. Keşke daha iyi paketlenseydi. Kargoları zaten biliyoruz ama neyse daha almış olduk. Yine takip edeceğim, uygun fiyata kitapları bulabiliyorum. En basitinden Yabancı ve Müptela alacağım zaman ilk durağım orası olacak^^

Çok yazdım değil mi? Hemen kitaplarımıza geçeyim^^




İlk olarak Okuoku alışverişi^^



Renkler Sokağı set olarak uygun fiyata alınca yanına eklemek istediğim kitap Kurtlara Söyle Eve Döndüm oldu. Kitaptan çok bahsedildi, bir de indirim de olunca duramadım^^ 
Merak eden çok olduğundan hemen okumaya çalışacağım^^


K.mm Sherlock okuyacaksanız bu seriden başlayın dedi. İlk ve son kitap elimdeydi ama arada ki 2 kitap yoktu. Okuoku'da uygun olunca serinin 2.kitabı da aldım^^ Kitaplar ince, hemen okunacak cinste, sevdim^^


İşte söylenen Renkler Sokağı serisi. Çok uygun fiyattı, kitabın tanesi 7.5 TL'ye geldi. Daha bir boyama yapamadım ama şekiller çok güzel. Bir seri ise T.ablama aldık, o da henüz boyamadı sanki :D

İlk Nokta'dan aldığımı kitaplar ise;



Serinin 3.kitabı şu günler de çıkmaya hazırlanıyor, tanıtımı blogum da^^ İlk kitabı çok sevmiştim, hemen alıp okuyacaktım ama 3.kitap çıksın öyle okurum dedim ve almayı erteledim, şansıma şimdi 3.kitap çıkıyor^^ Bu seri favorim^^ Kaidan <3 <3


Sarah Jio'nun yeni kitabı çıkarda almamazlık olur mu? Çok ama çok merak ediyorum ama zamanı var hemen okuyamam gibi duruyor :( Haziran da okusaydım iyiydi ama geçmiş ola :D


Serinin son kitabına şükür kavuştuk. Son iki kitabı okunmadı Köken ve bu^^ En kısa zaman da okuyacağım. yazarın diğer serisini de tamamlayıp öyle okuyacağım inşAllah^^


My Twinin merakı ile alının kitap. Çıktığı andan beri gözüne, gözüme takılıyordu aldık sonunda ama kalın bir kitap bekliyordum çıka çıka incecik bir kitap çıktı. İnşAllah güzeldir.


Çıktığı andan beri kapak ile ilgimi çeken kitaptı ve sonunda kitaplığımda. En kısa zaman da okunacak^^ 
Not: Kapak ve ayraç gerçekten çok güzel^^


Kapak ve konusuna bayıldığım bir diğer kitap. Ciltli olması ayrı bir güzel. İçeriğini çok ama çok merak ediyorum. Aldığım yorumlara göre bayılacakmışım^^İnşAllah :*


Bu da bana sürpriz oldu^^ Kitap imzalıymış, şanlı ben!! <3


Son olarak My Twinin yine ilgisini çeken, alalım dediği kitaplardan biri. Kapağın da ki tek göz işareti itici gelse de yorumlar çok iyi. Zaten yazarın kalemi güzel, Aşk Bütün Zamanların İçinden Geçer serisi çok güzeldi, tavsiye ederim^^


Kargo dükkana geliyor, kargo açılmış. Ona sinir oldum ama sağ olsun açan yeğen resim attı bana, bu kitabı görünce dedim acaba İlk Nokta özür hediyesi mi gönderdi ama öyle değilmiş, Senli kitap değil not defteri^^ Bir şey yazmam ama çok beğendim, İçindeki şekiller falan harika^^



Kitaplarımızın toplu hali^^ Çok güzel duruyor değil mi? Halen daha almak istediklerimiz var ama zamanla^^ Hele bunları bir okuyup bitirelim değil mi? D


Başka alışveriş yazıların da görüşmek üzere^^



11 Ağustos 2015 Salı

Tatlı Hesaplaşma//Wendy Higgins Kitap Tanıtımı^^

Merhabalar^^
Go Kitap! hız kesmeden kitapları çıkarmaya devam ediyor. Seviyor muyuz bu huyunu tabii ki de evet^^ Tez zaman da serileri çıkaran yayıncılara sevgiler^^ Bugün tanıtımını yapacağım kitabı ve seriyi bütün fantastik severler bilir. Belki okudunuz belki okumadınız ama eğer okumadıysanız seriye hemen başlayın^^ 

Kitap tanıtımını yapıp devam edeyim^^


İNANCINA SARIL


Vakit gelmiştir. Savaş artık kapıdadır. Kalbi duru bir Nefilin yeryüzünü iblislerden temizleyeceğine dair kehanetten haberdar olan Dükler, Anna’nın peşine düşmüştür.  Anna, hem kendi soyunun hem de tüm insanlığın kaderini belirleyecek olan hesaplaşma gününe kadar saflığını muhafaza etmek zorundadır. İblisleri cehenneme geri gönderecek olan Erdem Kılıcı’nı kullanabilmesi buna bağlıdır. Ama peşindeki iblisler ve yanı başındaki Kaidan Rowe ile işi hiç de kolay değildir. Anna ne pahasına olursa olsun, saflığını ve inancını koruyarak hayatta kalmalı ve iblislerle kozlarını paylaşacakları bu görkemli savaşa öncülük etmelidir.



İlk kitabı okudum, ikinci kitabı daha yeni aldım. Nedeni ise bu kitabı beklemem. Hatta bu kitap elime geçtiği an ikinciyi okuyup seriye öyle tamamlayacağım^^ Son kitabı da beklemek isterdim ama beklemek bu kadar yeter, özledim bizimkileri :)




Wuuu alıntıya gel^^ 
Kaidan <3 <3


İlk kitap Tatlı Şeytan yorumum için;



Başka yazılar da, tanıtımlar da görüşmek üzere^^




6 Ağustos 2015 Perşembe

Haftanın Şarkıları #11

Selam^^
Şu an sadece kısa yazılar yazıyorum blog'da. Ne yaz arkadaş bir boş zamanım olmadı. Kitap okumaya bile zor zaman buluyorum :P

Hazır Pc elimde diye Haftanın şarkılarını paylaşayım dedim^^

İlk şarkı Super Junior'ın yeni albümü Devil'den geliyor.
Stars Appear^^


Devil'den sonra sevdiğim şarkı^^


İkinci şarkımız T-Pop'dan gelsin^^

Gökhan Tepe'yi çok severim, şarkıları çok güzeldir. Bu şarkı da onlardan biri.




Diğer şarkılarını da şiddetle öneririm.

Diğer beğendiğim şarkıları vereceğim linkten bakabilirsiniz^^
Link için Tık  Tık!!

Bu hafta ki şarkılarımız bu kadar, başka yazılar da görüşmek üzere^^






5 Ağustos 2015 Çarşamba

Pabucumun Ajanı 2//Asude Kitap Yorumu^^

Merhabalar^^

Geçen sene bu zaman da Asude'nin kalemiyle tanışmıştım Pabucumun Ajanı kitabı vesilesi ile, bir sene sonrasın da serinin ikinci ve son kitabını okudum. İlk kitabı çok sevmiştim, gerek Deniz'in saçma esprileri gerek yazarın akıcı dile vs. Ama ne yazık ki bu kitabı okurken ilk kitapta hissettiğimi hissedemedim. Nedenini yorumumun devamın da yazacağım. 



Deniz Tuna Üstüner'i kapmıştır ve arada sırlar olsa da her daim mutluluktan uçarak evlilik hayatını yaşamaktadır. Gerek gizliden yapılan nikaha gelen tepkiler olsa da bunların üstesinden gelen Deniz ilerde başına bela olacak sırları da çözmek ister, ama ne yazık ki bazı şeyler erken davranır ve Deniz'in hayatı bir anda alt üst olur. Mutlu çift ayrılık acısı çekerler ve her şey bitti derken hayatlarına girecek olan kişi ikiliyi tekrardan birleştirecektir.




Konu böyle.
İlk kitabı okumayanlar yorumumu okumasın der detaylı yorumuma başlarım. Deniz bu kitapta aynı Deniz değildi. Tamam uçarı kaçarıydı ama ilk kitap da ki gibi esprili, her yaptığı olay olan biri değildi. Çok bekledim, zaten kitap 600 küsür sayfa, dedim illa ki Deniz'in gerçek hali ortaya çıkacak ama olmadı. Son sayfaya kadar bekledim, neyse kitapta can alıcı noktalar vardı yok değil ama ne yalan biraz fazla uzatılmış, ilk kitapta ne kadar çabuk bitirdiysem bunda da bir o kadar uzun zaman da bitirdim. Şimdi diyeceksiniz neden kıyaslıyorsun ilk kitapla. Tabii kıyaslanır çünkü serinin devamı, karakterler aynı olmalı değil mi? Tamam hayatlar değişir ama huy değişmez. Ne demişler büyüklerimiz can çıkar huy çıkmaz :P


Tuna yine bildiğimiz aynı Tuna. Onda bir değişiklik yok sadece sırılsıklam bir aşık :D Kasıntı'nın önde gideni, dediğim dedik ama Deniz'e ölüyor :D Çok mu iddialı oldu diyeceğim ama yok tam dediğim gibi. Deniz şanslı kız vesselam :P

İlk kitapta çok merak ettiğim bir çift vardı Yasemin ve Mert. Bu kitapta en çok onların sahnelerini sevdim. Ne aşktı yaaa, hele o itiraflar :D Acıdım Mert'e yaa ama sonunda muradına erdi :D Keşke onların ayrı kitabı olsa dedim. Çok isterdim onların ayrı bir şekilde duygularını okumayı, tabii burada da duygularına tanıklık ediyoruz ama olsun, Tuna ve Deniz'i benim açımdan solladı bu çift :D


SPOİLER^^

Burayı yazarken sakin olacağım. Bildiğimiz üzere Tuna'nın kesin kes bilmemesi gereken sırları vardı, mafya falan, bunu Tuna öğreniyor ve anlayacağınız üzere ağır ithamlar bulunarak kovuyor Deniz'i. Mantıklı olan da bu, bu tarz bir kitabı Judith McNaught'nin Kalbim Sende Kaldı kitabında okudum. Orada kızı takdir ettim ama Deniz burada yapacağını yaptı, gurursuzun önde gideni biliyoruz ama o lafları duyduktan sonra nasıl aşkım, bir tanem kelimeleri söylersin Deniz!!!!! Üzdün beni Deniz. :( Ve keşke hemen affetmeseydin, biraz sürünseydi Tuna efendi. Ama Deniz'in gözünü aşk kör etmiş -_- Buna sinir olduğumu belirtmek isterim, böyle beklemiyordum ne yalan. Az ağzının payını verseydin Deniz ama nerdeeee.


SPOİLER SONU^^


Kitabımızın sevdiğim tarafları da oldu sevmediğim tarafları da ama ne yalan ilk kitabı daha çok beğendim. Bu yazarın kaleminden kaynaklanan bir şey olmadığını söylemek isterim, sadece kurgu fazla uzatılmış, kısa olsaymış daha güzel olurmuş^^ Kısacası o kadar beklediğim halde bu kitaptan tatmin olmadı.


İlk kitabı okuyup Tuna ve Deniz'in aşklarını merak edenler, Yasemin ve Mert'in maceralarını okumak isteyenler alsın okusun, ama ilk kitap daha güzel der yorumumu bitiririm^^


Kitaba Puanım 5/3.5


Alıntılar^^


"Beni öldüreceğini söyledi. Sonra da sen,..."
"Ah, hayır. Sen ne dedin peki?"
"Kızının tercihlerine karışmaması gerektiğini söyledim. Ve beni hafife almamasını!"
"Şaka yapıyorsun?"
Tuna sertçe "Bu konuda şaka yapmam," dedi.
Kaygıyla yutkundum. "O ne dedi?"
"Beni yine de öldürecekmiş!"
"Ah, ailemdeki bu katillik aşkı nereden geliyor olabilir? büyük büyük dedelerimden biri seri katil miydi acaba?"
"Gerçekten aile boyu son derece tuhafsınız!"

******

"Yasemin çiçeği baharlık değil, uzun vadeli bir çiçektir oğlum. Güzel, canlı, eğlenceli renkleri vardır. Bulunduğu ortama değer katar. Biraz aristokrat, biraz da nazenin bir çiçektir. Eğer gereken özeni göstermezsen solup gider."
"O bir çiçek değil, Safiye kaptan. O bir cadı!"

******

Gülümsedi yine. Bu gülüşün birazını kapsüle koyup kendime ilaç yapabilir miyim? Hiç mi? Peki.




Yazarın diğer kitaplarına yaptığım yorumlar^^

Pabucumun Ajanı 1 Yorum için TIK TIK!!

Dikkat Aşk Çıkabilir Yorumu için TIK TIK!!



Başka yorumlarda görüşmek üzere, sevgiyle kalın^^




3 Ağustos 2015 Pazartesi

OKK 46.Blog Tur Çarşambaya Kadar Eşim Ol//Catherine Bybee Kitap Yorumu^^



Selam^^
Turumuzun en güzel kısmına gelmiş bulunmaktayız. Yorumumu biraz geç yayınladığım için özür dilerim canlar ama elimde olmayan sebepler nedeniyle bu zamana kaldı :/ Daha fazla uzatmadan yorumuma geçeyim. İlk kitap hakkında konuşulunca kitabı çok merak ettim ve merak ettiğim kadar varmış. Bu tarzı ilk defa okumuyorum, önceden de okuduğum tarz konular gibi ama hepsinin yeri ayrı. İlk olarak bu kitapta hiçte ummadığınız Dük ve Düşes unvanları var^^

Blake Harrison seneler önce okunan vasiyetnameye göre zamanı vardı ama göz açıp kapatıncaya kadar geçen zamana aldanınca çarşamba'ya kadar bir eş bulmalıdır. Çokta iyi yaptığını düşünmeyen Blake şirketin sahibinin erkek olduğuna emin olduğu Evilik şirketine başvuruyor ve karşısına çıkan kişiyi gördüğü an hayatı birden değişiyor.
Zor zamanlar geçiren Samatha Elliot Blake'i görünce profesyonelliğinden hiç bir şekilde taviz vermez ama Blake'in sunduğu teklif  onu bambaşka bir planın içinde bulmasına sebep olur.
İkisi için de iyi olacak bu anlaşma aşkla bitecek midir? Yada herkes kendi yoluna mı gidecektir?


Sorular, sorular. Okuyun görün canlar^^ Sizde benim kadar çok eğlenip, akıcı ve konusu ilgi çeken bu kitabı hemen bitireceksiniz. İlk olarak yazarın kalemini sevdim. Konuya hakim, akıcı ve zekice bir kaleme sahip bir yazar. Klasik konular dan biri, evlilik anlaşması konusu üzerinden yazmış yazar serinin ilk kitabını. Diğer kitaplarda neler olur bilinmez ama hem karakterler hemde evilik anlaşması falan süper bir girişe vesile olmuş.



Karakterler demişken bütün karakterleri çok sevdim, yaptıklarına sinir olmadığım bir gerçek çünkü her yapılan hatanın bir nedeni vardı bu kitapta ve o hatalar olmayınca kitap nasıl devam edebilirdi ki? :D Samantha'yı çok sevdim, Blake ve diğer karakterlere göre sesi çok güzel, doğrusu bir karakterin sesini ilk defa duymak istedim :D Geçmişte yaşadığı sıkıntılar geçmiş olsa da hayatının hep bir yerin de olur ve Samantha'ya acı verir ama ayakta durmayı başarır. Sevdiğim karakter işte bu, zorluklara rağmen ayakta kalan karakter.

Blake hayatı daha doğmadan belli olan zengin ve kraliyet ailesine mensup bir karakter ama dik kafalılığı sayesinde hayatını kendi belirler. Tabii bu önüne gelecek şartlara kadar. Erkek karakterlerin hepsi olmasa da çoğunu severim, o listeye Blake'de girdi. Samatha'nın anlattığı bölümler de o kadar düşünceli ve güvenilir bir erkek profili çiziyor ki her eve lazım deniliyor :D Hep taş erkekler ile nereye kadar biraz da kendinden emin güvenilir bir karakteri sevelim değil mi? :D Diğer kitaplarda bu çiftin geçmesini ve özlem gidermeyi isterim. Umuyorum ki yazar eklemiş olsun diğer kitaplara^^



Sabah elimize alıp akşama bitecek bu kitabı tekrardan söylüyorum çok beğendim. Gerek konu gerek yazarın kalemi gerekse çeviri süperdi. Hikayenin gidişatını az tahmin ediyorsunuz ama devamın da şok olmamak elde değil. Gerçi ben yine tahmin etmiştim :D Blake ve Samantha'nın araların da geçen telefon konuşmaları ve mesajlaşmaları çok komikti. Blake sert görünen ama kalbin yufka gibi olan Dük. Bence çoğu historical okuyan kişiler eski Dükleri bırakıp Blake'in peşine düşecekler :D Bu kadar sevgi sözcüğünden sonra kitabı kesinlikle öneriyorum ;)

Serinin diğer kitaplarını dört gözle beklediğim doğrudur ve bu kitap biter bitmez değil kitabın yarısın da düşündüğüm bir şeydi. Kitapta geçen karakterlerin hikayelerini çok merak ediyorum, hepsinin olayı farklı çünkü ;)

The Weekday Brides Serisi 7 kitapta oluşuyor, bakalım neymiş bunlar^^



İkinci kitap Sam ve Blake'in arkadaşları hakkında. Devam eden kitaplar da tanıdıklar var ama sonlara doğru değişik karakterler baş rolü kapıyor. :D


Kitaba puanım 5/5



Alıntılar^^

Blake iyice rahatlayarak yerine yerleşti. Günah kadar yakışıklı yüzü Samantha’nın onun karşısında olma nedenini neredeyse unutmasına neden oluyordu. O harika gri gözlerine dalmak ve tebessümünün sıcaklığında erimek çok kolaydı.


*****


“Giyim kuşamımda bir sorun mu var?” Ah çok fena… kurşun ceketi olmadan mayın tarlasında yürüyordu. “Öyle bir şey demedim.” “Ah, evet, dedin.” Blake yemeyi bıraktı. “Bu konuda haklı olduğumu biliyorsun.” Samantha’nın dudakları seğirdi ama onun dediğini inkâr edecek bir şey söylemedi. “İyi.”



Bir turun daha sonuna gelmiş bulunmaktayız, başka turlarda görüşmek üzere^^